PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Ata ile...



mavituna17
27.Mays.2015, 14:29
Ata ile …

Bu başlıkta oğlumuz Ata ile yaptığımız gezilerden izlenimlerimi aktarmaya çalışacağım. Konuya böyle bir başlık vermemin sebebi ise tam olarak bir başlık ismi bulamamam. Ata ile geziyoruz, yollarda vs. birçok isim olabilirdi. Böyle bir başlık açmamın ana nedeni gezdiğimiz yerlere ilişkin gezi notlarını yayınlamak ve tecrübe aktarımından ziyade bebekle veya çocukla gezmenin aslında birçok ailenin de düşündüğü gibi çokta zor olmadığını ortaya koymak.

Oğlumuz doğduğunda içimizdeki gezme isteği ve bebeğimize ilişkin endişeler ile ne yapacağımızı düşünüyorduk. Ancak geçmiş dönemde bebeği ile gezilere çıkan ailelerin gezi notları ve fotoğrafları bizim yollara düşmek için çok büyük destekçimiz oldu. Umarım bizim paylaşımlarımızda kararsız aileler için faydalı olur.

Biz oğlumuz doğmadan önce hem kültür gezileri hem de doğa yürüyüşü, kamp, kayak vb. doğa sporları ile amatör olarak uğraşan bir aileydik. Ancak hamilelik süreci ve doğum bu aktiviteleri tamamen askıya almamıza neden olduk. Oğlumuz üç aylık olduğunda ise hayatı hep böyle kıyıdan izleyerek yaşmaktansa iki kişilik hayatımıza üçüncü ortağımızı nasıl dahil edebiliriz sorusuna cevap aramaya başladık.

Öncelikle belki eskisi gibi bazı aktiviteler yapılamasa da biçim değiştirilerek çocuğumuza yönelik bir takım ilave tedbirlerle birçok faaliyet yapabileceğimizi gördük. Bunun çok fazla örneği mevcut yani böyle bir şeye kalkışmak çevremizdeki insanların dediği gibi çılgınlık değil. Bizce asıl çılgınlık çocuklarımızı hediye paketi gibi sarıp sarmalayıp AVM’de ömrünü sürdürmesini sağlamak.

Ata'nın doğumu ile ara verebileceğimiz faaliyetlerden biriside kayaktı. Ata ile bu faaliyeti yapabilmemiz için onun ortalama 4 veya 5 yaşına gelmesini bekleyecektik. Bizse bunun yerine kayağa devam etmeye karar verdik. Önceden eşimle beraber kayak yaparken şimdi ise belirli süre o kayıyor ben Ata'ya bakıyorum sonrasında ise ben piste çıkıyorum eşim Ata ile ilgileniyor. Yazımın başında da dediğim gibi bebeklerimiz bizim yaşam akışımıza engel değil bilakis çok büyük renk ve basit önlemlerle yaşantımıza eskisi gibi devam edebiliriz. Çocukları olduktan sonra sosyal hayatımız bitti diyen çok çift gördük ama şuan görüyorum ki yersiz endişe ve bahanelerle kendilerini ev ve avmlere hapis etmişler.

Küçük penguenimizle Erciyes Kayak Merkezinde Atada karı çok sevdi.
Ata burada daha 6 aylık.

1027

mavituna17
27.Mays.2015, 14:35
Gelelim Ata’yla yol arkadaşlığımıza.

Önce Ata ile yaşadığımız il Niğde’de ısınma turlarına başladık. Öncelikle o havayı soluması için Niğde Müzesine gittik, ardından Niğde’ye bağlı bir belde olan Gümüşler Kasabası’nda bulunan Gümüşler Manastırına gittik.

GÜMÜŞLER MANASTIRI
Manastırın yer aldığı Gümüşler Kasabasının Orta Çağ’daki adı ve tarihi hakkında dönem kaynağı bulunmamaktadır. Büyük bir kaya kilisenin içine oyulan manastır Kapadokya bölgesindeki günümüze iyi korunarak gelmiş ve en büyük manastırlardan birisidir.
Kapadokya’da kayaya oyulmuş pek çok manastır bulunmaktadır ve bazı bilim adamları bunları yemekhaneli(trapezalı) ve açık avlulu olmak üzere iki grupta ele almaktadırlar. Gümüşler Manastırı ikinci grup dâhilindedir. Manastırın en önemli yapısı, kompleksin kuzeyinde yer alan kilisedir. Dört serbest destekli kapalı Yunan haçı planlı kilisenin kuzey haç kolunun kuzeyinde iki mezar nişi, naosun batısında beşik tonoz örtülü iki giriş mekânı bulunmaktadır. Manastır da yer alan diğer mekânların pek çoğunun işlevi bilinmemektedir.

Kilisenin duvar resimlerinde en az üç farklı ustanın çalıştığı düşünülmektedir. Ana apsisteki üç şerit halindeki resimlerin en üstündeki Tahtta İsa, sağında iki melek, İncil yazarlarının sembolleri ile Desis sahnesinde yer alan Meryem ve havariler, en alttaki şeritte ise Kayserili Büyük Basileios, Nysa’lı Gregorios, Nazians’lı Gregorios gibi kilise babalarının resimleri yer almaktadır.
Kuzey haç kolundaki Meryem’e Müjde, İsa’nın doğumu ve Tapınağa Takdimi sahneleri ile Vaftizci Yahya ve Aziz Stephanos figürleri ikinci bir sanatçının elinden çıkmış olmalıdır. İç narteksten naosa giriş kapısının güneyindeki Meryem ve çocuk İsa ile iki yanlarındaki baş melekler Gabriel ve Mikael figürleri üçüncü sanatçıya aittir. Narteksin üstündeki bir odanın duvarlarında Kapadokya’da örneği görülmeyen, av sahneleri, çeşitli hayvanlardan oluşan bir kompozisyon dikkat çekmektedir. Kapadokya’daki pek çok kilisede olduğu gibi, Gümüşler Manastırında da duvar resimlerinin ikonografik ve üslup özelliklerine göre yapılabilmektedir. Kilisedeki resimlerin bu özellikleri ve karşılaştırmalı değerlendirmeler yöntemi ile 11./12. yy.lara tarihlendirmek mümkündür.
** Kendi çektiğim fotoğrafları bulamadığım için Google görsellerde yer alan fotoğrafları paylaşıyorum
102810291030

mavituna17
27.Mays.2015, 14:41
Mersin – Manavgat- Konya Gezisi

Ata ile ilk çıktığımız uzun yolculukta 3 aylıktı. Yola çıkarken bir sıkıntı ile karşılaşırsak geri döneriz düşüncesi ve her bebeği olan anne babanın endişeleri vardı.

Öncelikle yol boyunca korktuğumuz olmadı ne hastalandı ne bir rahatsızlık duydu. Pusetinde yol boyunca mışıl mışıl uyudu. Gezdiğimiz bazı yerlerde uyanıktı bazılarında ise kanguruda uykusuna devam etti.

Gezi güzergahımız haritada gözüktüğü gibi Niğde, Mersin, Manavgat, Konya, Niğde şeklinde yaklaşık 1200 km civarında ve otel konaklamalı oldu.

Gezi Güzergahımız
1031

Toroslar Yol Manzaraları - Pozatı Akçatekir

1033

Ata halinden menun görünüyor- Mersin Sahili

1032

mavituna17
27.Mays.2015, 14:49
KANLI DİVANE
Mersin'in Erdemli ilçesinde yer alan antik kent. MÖ 3. yüzyılda kurulan ve MS 4. yüzyılda adı Neapolis olarak değişen kentin Elaiussa Sebaste'nin sur dışında yer alan uzantısı olduğu tahmin edilmektedir.
19. yüzyıl ortalarında Fransız gezgin Victor Langlois tarafından keşfedilen kent, 1970'li yıllarda yapılan kazılarla ortaya çıkarılmıştır. Yöredeki ilk arkeolojik araştırmaları ise Semavi Eyice gerçekleştirmiştir.
Kent, doğal bir çökük olan 30 metre derinliğindeki geniş bir obruk etrafında kurulmuştur. Semavi Eyice'ye göre Kanlıdivane isminin kökeni hakkında iki ihtimal vardır. İlk ihtimal isimdeki "kanlı" kısmının kentin antik ismi olan Kanitellis'ten ya da obruğun içinde yağmur sularıyla toprak rengine bulanan kabartmaların kırmızıya çalan renginden, "divane" kısmının ise burada dağınık olarak yaşayan Türkmen topluluklarının zaman zaman divan adı verdikleri toplantılarından gelebileceğidir. İkinci ihtimal ise Roma döneminde suçluların obruğa atılıp vahşi hayvanlara yem edildiği için kente Kanlıdivane denildiğidir.
Kanlıdivane, akustiği çok iyi olduğu için günümüzde konserlere ev sahipliği yapmaktadır.

10341035103610371038

mavituna17
27.Mays.2015, 14:58
Kanlı Divane
1039
1040

CENNET-CEHENNEM
Akdeniz Bölgesinde, Mersin-Silifke yolu üzerinde bulunan Narlıkuyu ilçesi yakınlarında iki önemli karstik çukur bulunmaktadır. Obruk olarak adlandırılan bu çökme yapılar kireçtaşından oluşan plato içerisinde gelişmişlerdir. Cennet ve cehennem obrukları keskin köşeli derin çukurluklardır. Bu iki büyük çukur yeraltı mağara sisteminin üst kısmının çökelmesiyle oluşmuş iki bacaya karşılık gelmektedir. Obruğun taban kesimlerine doğru, tavanın çökmesi sırasında yukarıdan düşmüş olan büyük bloklara ve kütlelere rastlanmaktadır.
Cennet: Cehennem çukurunun yaklaşık 200 m güneybatısında yer alan cennet obruğu, yaklaşık 135 m derinliğindedir. Bu da bir çöküntü obruğu olup, Miyosen döneminde oluşmuş sığ denizel kireçtaşı katmanları içinde karstik süreçler sonucunda oluşmuştur (Cehennem Obruğu da böyledir). Obruğun kuzey yamacı, oldukça diktir. Obruk,kapalı bir karstik mağara sistemi içinde bulunan bir galerinin tavanının çökmesi ile gelişmiştir. Bir yer altı akarsuyu da diyebileceğimiz bu sistem günümüzde faaliyetine devam etmekte ve akarsu yolu üzerinde oluşmuş Cehennem çukurunun’nun taban yüzeyi altından geçmektedir. Narlıkuyu arazisinin derinliklerinden, karstik kaynaklar şeklinde Akdeniz’e karışmaktadır.Obruk tabanına inen merdivenli yolun bitimine yakın bir yerde, Hellenistik dönemden kalma bir Zeus Tapınağı vardır. Merdivenli yolun da bu dönemden kaldığı sanılmaktadır. Rahatlıkla obruğun tabanına kadar inilir. Bu yüzeyin zeminle kontakt yerinde, yeraltından geçen akarsuyun sesleri,kolaylıkla duyulabilmektedir.
Cehennem: Yaklaşık 110 m derinliğine sahip olan cehennem çukuru, Cennet Obruğu’nun oluşumuna yol açan bir karstik yeraltı akarsuyunun, yine açmış olduğu bir yeraltı mağara sistemi tavanını aşındırıp, çökmesi süreci sonucunda oluşmuştur. Obruğun tabanından, batıdaki Cennet Obruğu’nun altına yönelen bir yeraltı akarsuyu geçmektedir. Cehennem çukuru kenarları iç bükey olduğu için ve Cennet çöküğüne göre daha dar ve dik ve omasından dolayı tabanına inmek mümkün değildir, özel dağcı ipi veya esnek merdivenle inip çıkılabilir.

1041
1042

mavituna17
27.Mays.2015, 15:05
KIZ KALESİ:
Erdemli'nin önemli turizm merkezi olan Kızkalesi, Erdemli'ye 23, Mersin'e 60 km mesafededir. Kızkalesi, tarih içinde Selevkoslar, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Ermeniler, Fransızların (Kıbrıs Krallığı), Karamanlılar ve Osmanlılar'ın hakimiyetinde kalmış önemli bir yerleşim bölgesidir. Yapılan ilk kazılarda buraya ilk yerleşimin MÖ. 4. yüzyıla ait olduğunu gösteriyor. Kıyıdaki kalenin 500 metre açığındaki küçük bir adacık üzerine kurulu kaleye, Kızkalesi denilmektedir. Son yıllarda restore edilen Kızkalesi, sekiz kuleyle korunmuştur. Kalenin dış çevre uzunluğu 192 metredir.

1043

1044

1045

1046

1047

mavituna17
27.Mays.2015, 15:15
ADAM KAYALAR:
Kızkalesi'nden Silifke'nin Hüseyinler Köyü'ne giden asfalt yolun 5. Km. sinde batıya ayrılan 2 Km. lik taşlık yolun sonunda Şeytan Deresi vadisine varılır.
Bu vadinin dik yamacında, kayaların yüzünde 9 niş içerisinde M.S II. yüzyıldandan kalma 11 erkek, 4 kadın, iki çocuk ve bir dağ keçisi kabartması vardır.
Bazı nişlerin alınlığında Roma kartalı kabartması görülür.

Yazıda bahsedilen yer Adam Kayaların bulunduğu yer değil kanyonun başlangıç noktasıdır. Biz Ata olduğu için kanyona inemedik. Ancak şunu söyleye bilirim kanyona iniş işaretlenmiş fakat dik bir inişi bulunmaktadır. İniş ve çıkış için belirli bir düzeyde kondisyona ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu arada bahsedilen 2 kmlik taşlık yolda o dönemki aracım astranın altı taşlara birkaç kere sürttü.

Son iki resim alıntıdır.

1048

1049

1050

1051

mavituna17
27.Mays.2015, 15:21
Silifke Anamur arasında bir sahil köyü

1052

MAMURE KALESİ

Kale 3. yüzyılda Romalılar tarafından Akdeniz ve Kilikya ticaret yollarını gözetlemek ve ticaret gemilerini korsanlardan korumak amacıyla inşa edilmiştir. Zaman içerisinde tahriplere ve yıkılıma uğrayan kale 12. yüzyıl'da Kilikya Ermeni Krallığı döneminde tekrar onarılmıştır.

Kale 1450 yılında Karamanoğulları Beyliği döneminde bölge beyi Karamanoğlu Mahmut Bey tarafından onarılmış ve kaleye Mamure(müreffeh) ismi verilmiştir.[1] Ayrıca Mahmut Bey kale içinde 1300-1308 yılları arasında bir camii inşa ettirmiştir. [2]

Kale 1469 yılında Osmanlı Devleti'nin eline geçmiştir. Ayrıca Kale 15, 16 ve 18. yüzyıllarda onarıma tabi tutulmuştur.

1053

Anamur muz bahçeleri

1054

mavituna17
27.Mays.2015, 15:29
DİM ÇAYI
Dim çayı Alanya sınırları içinde yer alan ve fotoğraflarda da görüldüğü gibi çay kenarına hatta üstüne kurulan çardaklarla cafe restoran hizmeti verilen bir turizm merkezi.
Dim çayı üzerindeki çardaklarda bu gibi suya ayağınızı sokup, Alanya'nın sıcağından uzaklaşıp gerin bir gün geçirebilirsiniz. Bölgede bulunan neredeyse her tesisinin çayın içinde oluşturduğu yüzme havuzu bulunmakta. Yani yemeğinizi yerken birden kendinizi yüzerken bulabilirsiniz. Biz eylülde gittiğimiz için tesisler biraz sakindi.

1055

1056

ALANYA KALESİ:
Romalı korsan Tryhos'un savaşçıları tarafından MÖ 2. yüzyılda Korakesion adıyla kuruldu. Doğu Akdeniz'deki korsan faaliyetlerinden rahatsız olan Romalılar, kaleyi MÖ 64-65 yıllarında ele geçirdiler. Kale ve etrafındaki yerleşim, 1217-18 yıllarında I. Alaeddin Keykubad tarafından Selçuklu ülkesine katıldı Sonra sırasıyla Karamanoğulları, Memlükler idaresine geçmiş, son olarak da Kanuni Sultan Süleyman taraf›ndan fethedilmşti.[1]
Kaleden Liman Görüntüsü

Yarımadanın zirvesinde açık alan müzesi olarak değerlendirilen İçkale bulunmaktadır. Sultan Alaeddin Keykubad sarayını burada yaptırmıştır. Kalede yerleşim günümüzde de sürmektedir. Taşıt trafiğine açıktır. Yürüyerek ise yaklaşık 1 saatte çıkılabilir.



1057

1058

Alanya Kalesi içinde bulunan Tarihi Tersane'de gemi yapımı üzerine belediye atarfından işletilen müze mevcut. Müze'de müze kart geçerli. Aşağıdaki Fotoğrafta tershane görülmektedir.


1059

mavituna17
27.Mays.2015, 15:39
Alanya'da bölgeye özgü teknelerle tur yapabilirsiniz. Öğle yemeğinin dahil olduğu bu turlarda Alanya bölgesindeki deniz mağraları ve koylar gezilmektedir. Ayrıca sık sıkı bu koylarda yüzmee molası verilmektedir.

1060

DİM MAĞRASI
Dim Mağarası, Alanya'nın doğusunda, 1691 m. yüksekliğindeki Cebireis Dağı'nın batı yamacında bulunur. Dim Mağarası otoparkının hemen ön kısmında, 232 m. aşağıda piknik alanı olarak kullanılan, tabanı çınar ağaçları, yamaçları çam ormanları ile kaplı bulunan Dim Çayı ve Dim Vadisi yer alır. Dim Mağarası'nın toplam uzunluğu 410 m. yatay ve yarıkuru mağara sınıfındadır. 360 metrelik bölümü ziyarete açıktır. Dört ana salondamağaranın gezi yolları boyunca en şahane değişken olup 10–15 m dir. Günümüzde tavandan yer yer su damlamaları ve dolayısı ile makarna sarkıtlar oluşmaktadır. Mağara, elektrik ile aydınlatılmaktadır. Ayrıca şehir elektriğinin kesilmesi durumuna karşı jeneratör de bulunmaktadır. Mağara içi sıcaklığı yıl içinde sabit olup, 18 C derecedir. Mağara içinde küçük havuzlar ve son bölümde 200 m2 yüzeyli, 2 metre derinlinde bir göl vardır ‎.

1061

1062

Dim Mağrasının işetmesini Türkiyede gezdiğim başka mağralarda olduğu gibi sivil bir işletme yapmaktadır. Bu nedenle mağrada müzekart geçerli değildir. Ayrıca mağranın otoparkında da otopark ücreti alınmaktadır.

Dim Mağrasından Alanya manzarası

1063

mavituna17
27.Mays.2015, 15:50
SİDE ANTİK KENTİ
Antik dönemde Pamfilya’nın en önemli liman kenti olan Side, Antalya’nın 80 km. doğusunda, Manavgat’ın 7 km. güneybatısında bulunan, 350-400 m. genişliğinde bir yarımada üzerinde kurulmuştur. Side, eski Side dilinde bereketi simgeleyen “nar” anlamına gelmektedir.

1064

1065

1066

1067

Side Müzesi: Antik kent içinde yer alan Side Müzesi'nde antik kent kazılarından çıkarılan buluntular sergilenmektedir. Müze, Roma döneminden kalma bir hamam binasındadır.

Size Müzesinin bahçesi

1068

mavituna17
27.Mays.2015, 15:54
MANAVGAT ŞELALESİ
Antalya Manavgat ilçesinde bulunan ünlü bir şalale. Ancak görmeyenler için uyarayım fotoğraflardanda anlaşıldığı gibi algımzıda yer alan şelalerin aksine dikey bir yüksekliten dökülmemektedir. Yatay olarak ve yaklaşık 2 m yükseklikten dökülmektedir. Bu haliilede ilk defa şelale görecekler için ya bunun biraz küçüğü bizim memlekttede var düşüncesi yaratabilir. Özel bir işletme olup girişinde müze kart geçmemektedir. Otopark ücretsiz olup, gitmek isteyenler için haftaiçi gitmesi tavsiye olunur. Çünkü şelale bölgesi mesire ve piknik alanı olarak kullanıldığı için haftasonları çok kalabalık olabiliyor.

1069
antalya akseki ile Konya Seydişehir arasında bir yayla

1070

mavituna17
27.Mays.2015, 15:58
MEVLANA MÜZESİ
Mevlana Müzesi, Konya'da bulunan, eskiden Mevlâna'nın dergâhı olan yapı kompleksinde 1926 yılından beri faaliyet gösteren müzedir. "Mevlana Türbesi" olarak da anılır.

(Yeşil Kubbe) denilen Mevlana'nın türbesi dört fil ayağı (kalın sütun) üzerine yapılmıştır. O günden sonra yapı faaliyetler hiç bitmemiş, 19. yüzyılın sonuna kadar yapılan eklemelerle devam etmiştir. Osmanlı sultanlarının bir kısmının Mevlevi tarikatından olması Türbe'ye özel bir önem verilmesini ve iyi korunmasını sağlamıştır.

Müze alanı bahçesi ile birlikte 6.500 m² iken, yeri istimlak edilerek Gül Bahçesi olarak düzenlenen bölümlerle birlikte 18.000 m²ye ulaşmıştır.

Bağlı bulunduğu Kültür Bakanlığı'na en çok gelir getiren ikinci müzedir. (Birinci Topkapı Sarayı müzesi.)

Uzun soluklu bu gezimiz Konya-Mevlana Müzesi ile son buldu.

1071

1072

1073

1074

platin75
27.Mays.2015, 16:15
ata çok tatlı maşallah.vede çok şanslı.

mavituna17
27.Mays.2015, 16:36
ata çok tatlı maşallah.vede çok şanslı.

Teşekkür ederim abi umarım şanlıdır :) biz arada düşünmüyo değiliz içinden bize küfrediyomudur diye :)

Han Solo
27.Mays.2015, 22:32
ugur keyifle okudum hikayenizi doğru yoldasınız tebrik ederim. birçok aileye örneksiniz. atayla yollarınız açık ve uzun olsun... bir de sana tavsiyem fotoğraflar için photobucket kullanırsan çok rahat arşivlersin hemde büyük ebatlarda çıkar fotolar bu sayfalarda..

kimbilir ata belki okuma yazma öğrendiğinde yıllar sonra bu konu başlığını görür ve neredeeeen nereye diye düşünür..inşallah görürüz o günleri...

mavituna17
27.Mays.2015, 22:37
ugur keyifle okudum hikayenizi doğru yoldasınız tebrik ederim. birçok aileye örneksiniz. atayla yollarınız açık ve uzun olsun... bir de sana tavsiyem fotoğraflar için photobucket kullanırsan çok rahat arşivlersin hemde büyük ebatlarda çıkar fotolar bu sayfalarda..

kimbilir ata belki okuma yazma öğrendiğinde yıllar sonra bu konu başlığını görür ve neredeeeen nereye diye düşünür..inşallah görürüz o günleri...
Abi çok teşekkür ederim güzel dilek ve yorumların için. Ata icın birde seyir defterimiz var ☺ Söz uçar yazı kalır mukabilinden. Bundan sonraki maceralarımız için photobucket kullanırım.

Dragon
28.Mays.2015, 08:48
ne güzel...keyifle okudum...

tapagazzz
28.Mays.2015, 12:07
Yazınınz da hayata bakışınızda mukkemmel...Sanki kendimi gördüm,
Bende 2.5 yasında kız babasıyım,

Bade ile,
45 gunlukken Abant,
9 aylıkken araba ile çeşme,
12 aylıkken araba ile Gökçeada,
14 aylıkken araba ile Kartalkaya,
15 aylıkken 1 hafta Maldivler,
18 aylıkken araba ile Thasos,
24 aylıkken 16 gun New York,
28 Aylıkken Araba ile Uludağ,
ve son olarak 2 hafta önce kıbrıs...

Bebek ile seyahatin illaki zorlukları var fakat kesinlikle AVM veya Evde oturmaktan çok daha iyi...
Allah kısmet ederse 5 ay sonra birkez daha baba oluyorum,2 çocukla da aynı azimde olacağım :)
Size Ata ile bol seyahatler diliyorum,yolunuz hep açık olsun!

mavituna17
30.Mays.2015, 15:44
ne güzel...keyifle okudum...
Teşekkür ederim abi...

mavituna17
30.Mays.2015, 15:49
Yazınınz da hayata bakışınızda mukkemmel...Sanki kendimi gördüm,
Bende 2.5 yasında kız babasıyım,

Bade ile,
45 gunlukken Abant,
9 aylıkken araba ile çeşme,
12 aylıkken araba ile Gökçeada,
14 aylıkken araba ile Kartalkaya,
15 aylıkken 1 hafta Maldivler,
18 aylıkken araba ile Thasos,
24 aylıkken 16 gun New York,
28 Aylıkken Araba ile Uludağ,
ve son olarak 2 hafta önce kıbrıs...

Bebek ile seyahatin illaki zorlukları var fakat kesinlikle AVM veya Evde oturmaktan çok daha iyi...
Allah kısmet ederse 5 ay sonra birkez daha baba oluyorum,2 çocukla da aynı azimde olacağım :)
Size Ata ile bol seyahatler diliyorum,yolunuz hep açık olsun!

Abi güzel dileklerin için çok teşekkür ederim. Siz bizden kat ve kat tecrübelisiniz. İnşallah yeni bebeğinizi sağlıklı bir şekilde kucağınızda alırsınız ve aynı azimle devam edersiniz :) :)

Sizde keşke gezi notlarınızı paylaşsanız. Gezi planı yapacak olan arkadaşlar içinde yol gösterici olabileceğini değerlendiriyorum. Sizin özelinizde siteni çömezlerinden biri olarak böyle bir talepte bulunmuş olayım. :)